Boğa Ruhu

Belirgin bir biçimde Anadolu’da varlık ve ruh bulan, simgeselleşen, yeniden doğuşun, doğurganlığın, yaşamın, gücün ve kuvvetin temsilcisi olarak tüm dünyaya Anadolu’dan yayılan Boğa ruhunda kendini bulan Standards And Partners’ın logo seçimi temsil ettiği bu ruha dayanır. Alelade veya tesadüfi bir seçim değildir.

qodef-fullwidth-slider

Boğa Ruhunun Bilinen Özellikleri

Boğa yeniden doğuşu, yeniden başlangıcı simgeler. Gücü, verimi, kuvveti ve cesareti temsil eder.

Boğa birçok çağ ve kültürde figür ve simge olarak kullanılmıştır. Boğa’nın simgeselliğini hemen hemen tüm kültürlerde görmekteyiz. Yeniden doğuşun, doğurganlığın, yaşamın ve göklerin simgesi olarak karşımıza çıkar. Boğa aynı zamanda bahar aylarına denk gelen bir burcu da simgeler. Tarihsel sürecine bakıldığında, yeniden başlangıç anlamıyla örtüşen baharın bilinçli olarak kullanılmasından dolayı yeri Nisan ve Mayıs aylarıdır.

qodef-fullwidth-slider

Tapınaklarda Boğa Figürü

Tapınaklarda Boğa Figürünün Anlamı

Tapınaktaki boğa figürünün bilimsel açıklamasına baktığımızda ise öküzün boynuzları arasında olması dünyanın, öküzün çekim alanında olduğu anlamını taşımaktadır. Tekrar doğuşun, yenilenmenin dünyası anlamına gelmektedir. Öküzün boynuzları arasındaki dünya, tekrar doğuşun, yenilenmenin, öz yani manyetik çekimin, ruhsal çekimin, ruhsal gücün, tanrısal gücün, ruh eve tüm yüce yaradan enerjisinin etkisi anlamına gelir. • Boğa Sümerlerde bolluk ve güçlülük simgesidir. En önemli tanrısal hayvanlarından biri olan Boğa’ya ilk başlarda Sümer inançlarında rastlamakta ve akabinde boğanın kutsallığı inancının hemen bütün ilkel inançlarda yer aldığı görülür.

qodef-fullwidth-slider

Boğanın Tarihsel Seyri

Boğa, ilk olarak Anadolu’da kimlik ve ruh bulmuş bir canlıdır.

Boğa, ilk olarak Anadolu’da kimlik ve ruh bulmuş bir canlıdır. ‘’Torlar Ülkesi’’ ‘’Yüksek Yerlerin Ülkesi’’, ‘’ Işıkların Ülkesi’’, ‘’Boğaların Ülkesi’’ adıyla var olan boğa, tarih içerisinde Anadolu’da çok derin izler bırakmıştır. Çatalhöyük’ten Güneye bakınca adını Kutsal Boğa’dan alan Toros Dağları, Şanlıurfa ve Göbekli Tepe’de 12 bin yıl önce boğanın izlerine rastlanması günümüz dünyasında boğaya atfedilen karakterin ve ruhun başlangıç noktası, temelleridir. MÖ 4500’lü yıllarda evcilleşen boğa, Anadolu ve Mezopotamya çevresinde, güç ve üreme, toprak ve tarım üzerinde etkili olmuştur.

qodef-fullwidth-slider

Boğanın Tarihsel Seyri 2

Boğa, ilk olarak Anadolu’da kimlik ve ruh bulmuş bir canlıdır.

639 yılında inşa edilen Diyarbakır Ulu Cami’de gerçekleşen, aslanın boğaya saldırma figürü dinler tarihinde de boğanın izlerini yansıtmaktadır. Yaklaşık olarak 6500 yıl önce evcilleştirildiği sanılan boğa, Anadolu ve yakın çevresinde güç ve üremenin yanı sıra, toprağın sürülmesi ve tarı msal üretim üzerindeki etkin rolü nedeniyle de saygı görmüştür. Osmanlı döneminde bazı süreçlerde anlam sapması yaşayan Boğa sembolü, günümüzde yeniden gerçek anlamına kavuşmuş, asıldığı evi kötülüklerden ve nazardan koruduğuna inanılmaya devam etmiştir.

qodef-fullwidth-slider

Boğanın Tarihsel Seyri 3

Lahitlerde de simetri şeklinde Boğa başları kullanılmıştır.

M.Ö 4000’li yıllara tekabül eden Antakya mozaik müzesinde bulunan lahitlerde de simetri şeklinde Boğa başları kullanılmıştır. Boğa, M.Ö 2500’lerde Mısır’da sahneye çıkmış ve kutsal kabul edilmiştir. Boğaların Tanrısı Apis, Tanrıça İsis’i temsil etmiştir. Boynuzları arasında bir güneş ve bir ay diski taşıyan Apis, ölüm ve yeniden doğum Tanrısı olarak da kabul edilir. Mezopotamya’da Ay Tanrısı Sin’e Boğa biçimi verilmiş, Mısır’da da Ay Tanrıçası “Yıldızların Boğası” olarak kabul edilmiştir. • Boğa kültürü MÖ 2700-2000 yıllarında başta Girit olmak üzere Kıbrıs, Sardunya Adası ve Malta Adalar’ında bugün bile, kötülükleri uzak tutmak için, ev duvarlarına Boğa başları, boynuzları asmaktadırlar.

qodef-fullwidth-slider

Boğanın Tarihsel Seyri 4

Tanrıların önemi Boğa boynuzlarıyla belirtilmeye çalışılmıştır.

M.Ö. 13. YY’a dayanan Hitit başkenti Hattuşaş’taki Yazılıkaya Tapınağı’nın ana sahnesinde gösterilen tanrıların önemi, üçgen biçimli şapkaların dış kenarlarına yerleştirilmiş Boğa boynuzlarıyla belirtilmeye çalışılmıştır. Yunan mitolojisinde, ölümlü bir güzel kıza âşık olan Zeus, Boğa şeklini alır. Hala nereden geldikleri tam olarak bilinemeyen ve 19. yüzyıla kadar keşfedilmeyen çok tanrılı uygarlık Hititlerde boğa, yeniden yaşama gelmeyi simgeleyen en büyük Tanrı Gök Tanrısıydı. Tanrı sembolü olarak kullanılması ve boynuzlarının birçok simgelerde yer alması ve boynuz kulplu yöresel kap, evrenin simgesini taşıyordu.

qodef-fullwidth-slider

Boğanın Tarihsel Seyri 5

Kadıköydeki boğa heykelinin yolculuğu

1800'lü yıllarda Heykeltıraş Isidore Bonheure'ün yaptığı Fransa ve Almanya arasında paylaşılamayan Boğa heykelinin Almanya’daki istirahati çok sürmez ve 1917'de Enver Paşa'nın sarayının bahçesine konulur. I. Dünya Savaşı sonunda Enver Paşa yurtdışına gider ve heykel o sarayın bahçesinde unutulan heykel 50 yıl kadar sonra Hilton Oteli'nin bahçesine taşınır. Ardından Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nın önüne, sonra da Taksim Gezi Parkı'na götürülür. 1970'li yılların başlarında, İstanbul'un Anadolu Yakası seyahati başlar. Kadıköy'deki ilk durağı Kadıköy Belediyesi önünde kalır 20 yıl kadar. 1990'lı yılların başında da şimdiki yerine taşınır.

qodef-fullwidth-slider

Boğanın Tarihsel Seyri 6

Wall Street’e New York Borsası’nın önündeki Charging Bull heykeli

Arturo Di Modica’nın bugünkü ününü kazanmasında, Wall Street’e New York Borsası’nın önüne bir gecede diktiği Charging Bull heykeli ilk sırada yer almaktadır. Bu Boğa heykeli kısa sürede bir şehir efsanesi haline gelmiş ve uluslararası bir simge olmuştur. Heykeltıraş, Charging Bull için Manhattan’ın Soho semti Crosby Caddesi’nde bulunan atölyesinde 2 yıldan fazla bir süre harcamıştır. 3,5 ton ağırlığında ve 5,5 metre boyunda cesaret verici bu heykel Arturo tarafından 15 Aralık 1989 yılı Cuma günü New York Borsası önüne dikildi ama bu heykel yalnızca New York’a değil, tüm dünyaya hediye edilmiştir.